FİLİSTİN HALKININ YANINDAYIZ..
Kocaeli Emek ve Demokrasi Platformu tarafından Filistin halkına yapılan saldırılara karşı 17 Mayıs Pazartesi 17:30'da İnsan Hakları (Sabri Yalım) Parkında basın açıklaması gerçekleştirildi.
BASINA VE KAMUOYUNA
10 Mayıstan bu güne kadar Mescid-i Aksa’ya ve Kudüs’ün Şeyh Cerrah mahallesine yönelik Siyonist İsrail saldırıları devam ediyor. Saldırılarda bu güne kadar 150 den fazla Filistinli sivil halkın öldüğünü, 1200 den fazlasının yaralandığını biliyoruz. Ağır silahlarla yapılan İsrail saldırıları Filistin’i bir kez daha dünyanın gündemine getirdi. Filistin bizler için gazetelerin dış haber sayfalarında yer alan bir konu değildir. Türkiye işçi sınıfı emperyalizme ve siyonizme karşı direnen Filistinli emekçilerin yanında olmuştur ve olmaya da devam edecektir.
Filistin halkının yaşadığı trajedi 60 yıldan beri sürmektedir. Her sabaha yeni ölümlerle uyanan, hastaneleri, camileri ve hatta bakanlık binaları bombalanan, okulları yakılan ve katledilen bu halk, bütün "demokratik ve modern" devletlerin çoğunluğunun bu trajediye sırtını döndüğü bir zamanda dirençle var olma savası veriyor.
Oysa yapılması gerekenler çok açıktır: Birleşmiş Milletlerin 1948/194, 1967/242, 1973/338, 2002/1397 sayılı kararlarına uyulması; 1967 yılından bu yana kurulmuş olan tüm kolonilerin kaldırılması; Filistin‘de her türlü İsrail askeri varlığına son verilmesi; bütün mültecilere geri dönüş hakkının tanınması; İsrail tarafından inşa edilen ‘tecrit duvarının yıkılması; bölgenin silahsızlandırılması; Filistin toprakları içinde, Filistin yolları üzerinde ve sınırlardaki ‘denetim noktalarının kaldırılması, Filistin‘e komşu ülke sınırlarının Filistin halkına açılması, halkın temel hizmet yardımlarından yararlanması, yaralarını sarması ve Filistin‘in tam bağımsızlığı için gerekli girişimler yapılmalıdır."
Örgütlü tüm kurumların, uluslararası üyeliklerinin olduğu kurumlara TTB’nin yaptığı gibi, yaşanan trajediyi anlatarak acil bir çözüm bulunması hususunda gerekli girişimlerde bulunması önemli ve gereklidir.
Filistin sorununun temel nedeni İsrail’in işgalciliğine dayalı olarak Ortadoğu’da üzerinde büyük planların yapıldığı, başta ABD emperyalizmi olmak üzere emperyalist devletlerin ajandasının en önemli başlığını oluşturmuştur. Filistin davasını yürüten sol, sosyalist, seküler örgütlere karşı şeriatçı yapılanmalar oluşturularak mücadeleyi bölme girişimleri ile çeşitli İslamcı yapılar türetilmiştir. Bu durum Filistin davasını bölüp güçsüzleştirirken İsrail’in çok işine yaramıştır. Öyle ki bugünkü Filistin, Gazze ve Batı Şeria olarak iki parçaya bölünmüş; İsrail’in saldırılarına çok daha açık hale getirilmiştir.
AKP iktidarı da Filistin meselesine pragmatist ve siyasal İslamcı ideoloji penceresinden yaklaşmış, İsrail ile geçmiş iktidarların yürüttüğü geleneksel devlet politikalarını derinleştirerek yürütmeye devam etmiştir. AKP iktidarı Filistin devletinin FKÖ içinden seçilmiş resmi temsilcileriyle ilişkileri sürdürürken diğer yandan kendisi gibi dinsel referanslarla hareket eden HAMAS’ı da muhatap alarak bu günkü iki yapılı Filistin’in oluşmasına ciddi etkide bulunmuştur. HAMAS ile olan ilişki ile diğer emperyalist merkezler gibi çözümsüzlüğe oynayıp, Filistin sorununu çözmeye çalışmaktan ziyade onu Ortadoğu’da söz sahibi olmanın aparatı olarak kullanmıştır.
Gelinen noktada işgalci Siyonist İsrail işi savaş uçakları ile Gazze’ye hava saldırıları yaparak sivilleri, çocukları katletmeye kadar vardırdı. Yüzlerce Filistinli’yi öldüren, onlara destek veren herkese saldıran İsrail’in kural tanımaz tutumuna karşı dünyadan sadece kınama sesleri yükseldi. ABD ise İsrail’i değil; terörist dediği Filistinli örgütleri kınayarak İsrail’i korurken, ABD işbirlikçisi Arap yönetimlerinin sus pus bir şekilde olayı seyrettiğini görüyoruz.
AKP iktidarı son gelişmelerle birlikte bir yandan İsrail’le askeri ve siyasi iş birliğini yürütürken diğer yandan göstermelik kınamalarla durumu idare etmeye kendi tabanındaki geleneksel anti Siyonist tepkiyi kullanarak çözülen tabanını konsolide etmeye çalışıyor. İstanbul ve Ankara’da kendi yandaşlarına İsrail temsilciliklerinin önüne polis korumasında kitlesel protesto yürüyüş ve mitingler yaptıran, ülkenin diğer kentlerinde arabalarla konvoy düzenlettiren AKP iktidarı, daha birkaç gün önce açık havada parkta dolaşan çocuk ve yaşlılara, arabası ile alış veriş yapmaya gidenlere cezalar yağdırmış; 1 Mayıs kutlaması yapmak isteyen 4-5 kişilik gruplara dahi şiddet uygulamış gözaltına aldırmıştır. Bu durum ikili hukukun, keyfiyetin bir başka göstergesi olmuştur.
İsrail’in işgal ve ilhak uygulamalarının, emperyalist saldırılarının protesto edilmesi kuşkusuz haklı ve gereklidir. Burada eleştiri konusu olan iktidarın kendisi gibi düşünmeyenlere sokağı yasaklaması, hakları ve özgürlükleri tanımayan baskıcı tutumudur. Sadece kınama ve kendi kitlelerini elçilikler önüne yürütmek ise yeterli değildir. AKP iktidarının asıl yapması gereken İsrail ile her tür diplomatik, ticari ve askeri ilişkileri kesmesidir. Ancak bizler biliyoruz ki Filistin halkının özgürleşmesi ancak emperyalizme karşı verilecek mücadele ile mümkündür.
Kocaeli Emek ve Demokrasi Platformu olarak, Filistin halkının eşit, özgür bir Filistin’i yaratmak için işgalci Siyonist İsrail’e ve emperyalizme karşı verdiği bağımsızlık mücadelesinin yanındadır. Filistin halkına karşı soykırımı andıran saldırısını kınıyoruz. Zaman kaybetmeden AKP-MHP iktidarını Türkiye’nin İsrail’le olan bütün askeri, ticari, diplomatik ilişkisini kesmesi için gerekli adımları atmaya çağırıyoruz.17.05.2021
KOCAELİ EMEK VE DEMOKRASİ PLATFORMU